15 Ağustos 2013 Perşembe

Ele Verir Talkını Kendi Yutar Salkımı

Her gün kullandığımız yol. Son derece sıradandır bizim için ancak gün gelir ki o sıradanlığın içinde değerli figürlerin saklı olduğunun farkına varırız.
Başlıktaki deyimle ilişkimde benzer şekilde oldu."Bektaşi Dedikleri" kitabını incelerken deyimle karşılaştım ve üzerinde düşünmeye , araştırmaya başlamış oldum.Deyimin anlamı yaklaşık olarak şöyle :
"Etrafındakilere iyi olmaları yönünde nasihat verdiği halde kendisinin bunlarına hiç birine uymaması"
Deyimin anlamını aşağı yukarı biliyordum , esas merak ettiğim talkın 'ın ne olduğuydu. Ve evet aradığıma ulaştım :
"Hanefi Mezhebi cenaze defnedildikten sonra ona telkin (talkın) vermeyi caiz görmüştür.Bu telkin verme işi şu şekilde yapılır: Cenazenin kabre defnedilmesini müteakip salih bir kimse (veya vazifeli şahıs) kalkıp ölünün yüzü karşısında durur ona hitaben, ismiyle üç kere hitap eder. Bu hitaplar, o şahsı anasına nisbet ederek yapılır. Mesela ölen şahsın ismi Osman, annesinin de Fatma ise, “Ya Osman ibni Fatıma” diye üç kere hitab edilir.Bu hitaptan sonra da, şu şekilde telkin verilir." ... 
Telkin'in ne olduğu üzerinde durmayacağım.Ölen şahsa ismiyle hitap edilmesi Semih Kaplanoğlu ' nun Yusuf Üçlemesi'nin ilk filmi olan Yumurta filmindeki bir sahneyi çağrıştırdı. Ve o sahne...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder